Sayfalar

7 Ağustos 2012 Salı

Kansızlık Etkileri


  
Çok iş yapmadan yoruluyor, kendinizi halsiz hissediyor; baş dönmesi, çarpıntı, üşüme hissi ve iştahsızlık şikayetlerinden yakınıyorsanız bu bulgularınızın nedeni kansızlık olabilir. Demir, folik asit ve B12 vitamini eksikliğine bağlı olarak görülebilen kansızlık tedavi edilmediği takdirde çok daha büyük sorunlara yol açabilir. Kansızlığın nedenleri ya kemik iliğinde kan yapımı (alyuvar, hemoglobin) azalmıştır veya çeşitli nedenlere bağlı olarak kan kaybı artmıştır. Kan yapımı azalmasının en sık nedenleri ise demir eksikliği, folik asit eksikliği ve vitamin B12 eksikliğidir. Kanda bulunan kırmızı kan hücreleri (eritrositler) dokulara ve hücrelere oksijen taşırlar. Bunu içlerinde bulunan hemoglobin maddesi sayesinde yaparlar. Hemoglobin aynı zamanda kana kırmızı rengini de veren maddedir. metricconverterProductID1 gram1 gram hemoglobin 1.4 mL oksijen taşır.
  Normalde kanda 13 metricconverterProductID15 gram15 gram / 100 mL hemoglobin bulunur. Kırmızı kan hücrelerinin ömürleri 4 ay kadardır. Böbreklerimizden salgılanan eritropoetin adlı hormon, kemik iliğine etki ederek, kırmızı kan hücrelerinin yapımını başlatır. Kansızlık, kan hemoglobin düzeyinde veya kırmızı kan hücreleri sayısında azalma ve sonucunda ortaya çıkan bulgulardır. Genelde başka bir hastalığın neden olduğu bir durumdur.

NEFES DARLIĞI YAPAR
  Ortaya çıkan şikayetler ve saptanan bulgular, doku ve hücrelere yetersiz oksijen taşınmasına bağlı olarak gelişmektedir. Anemili hastalarda yorgunluk, hafif çarpıntı ve nefes darlığı gelişebilir. İleri düzeyde bir anemide ise bütün bu bulgular, istirahat halinde görülmesinin yanı sıra; kulak çınlaması, baş dönmesi, baş ağrısı, uyuma güçlüğü, iştahsızlık, kilo kaybı, adet kanamaları gibi etkileri vardır.
"Kansızlık genellikle bir hastalıkmış gibi görülüyor ve eksik olan demirin yerine konarak kansızlığın giderilmesine çalışılıyor. Kansızlık aslında bir bulgu. Vücudumuzda imdat isteyen bir duruma karşı açılan bir bayrak var ve tedavi ederek siz bu bayrağı yok etmeye çalışıyorsunuz. Bu durumda hastaların çok dikkatli olmaları ve hekimlerine kansızlıklarının nedenlerini sormaları gerekiyor. Kansızlık genellikle masum sebeplerle ortaya çıkmıyor. Bu nedenle toplumun dikkatini bu noktaya çekmek gerekiyor".
Kansızlık çabuk yorulma, halsizlik, nefes darlığı, göğüs ağrısıyla kendini gösteriyor. Hastanın muayenesinde ciltte solukluk, kalp yetmezliği, nefes darlığı ve kalp ritim bozukluğu saptanabiliyor. Kansızlığın en sık karşılaşılan nedenleri arasında demir eksikliği yer alıyor. Bunun yanında kronik bazı hastalıklarda, diğer vitamin eksikliklerinde kemik iliğinin hastalıkları ve genetik kırmızı hücre yapısal hastalıkları da kansızlığa neden olabiliyor. Üreme çağındaki kadınlarda en sık görülen kansızlığın demir eksikliğinden kaynaklandığını hatırlatan Doç. Dr. Saruç, kansızlığın diğer nedenlerine ilişkin şu bilgileri verdi:

"Regl dönemlerinde çok miktarda kan kaybedilmesi asıl nedeni oluşturuyor. Bundan başka mide-bağırsak sisteminin hastalıklarında ve kanserlerinde de demir eksikliği sık görüldüğü için bu olasılığın da mutlaka değerlendirilmesi gerekir. Mide ve on iki parmak bağırsağı ülserleri, gastrit, iltihabi bağırsak hastalıkları da en sık rastlanan nedenler arasında gözleniyor. Ağrı kesici kullanmak, demirden yoksun bir diyetle beslenmek, bağırsak parazitleri, demir emilim bozukluğuna neden olan bağırsak hastalıkları da demir eksikliği ve kansızlığa yol açabilir".


  Toplumlarda oldukça yaygın olarak görülen kansızlığın tedavi edilmesi değil, altta yatan nedenin bulunması gerekiyor. Bu bilgi aslında kansızlık tedavisindeki uygulama hatalarını da ortaya koyuyor. Çünkü genellikle kansızlığın ortadan kaldırması için çaba sarf edilirken, altta yatan farklı bir hastalık ilerlemesini sürdürebiliyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder